mawikurt
eylem CEYLAN  
  ANA SAYFA
  İletişim
  Ziyaretçi defteri
  ŞİİRLERİM
  bana dair
  RESİMLERİM
  ülkücü-faşist hareket
  BAŞBUĞ ALPARSLAN TÜRKEŞ
  ülkücülerin senbolü BOSKURT
  ŞİİRLER WE MARŞLAR
  BAŞBUĞ,UN MHP Sİ d.r devlet bahçeli we diyerleri
MAWİKURT
www.eklesene.net - sitene radyo ekle www.eklesene.net - sitene radyo ekle www.eklesene.net - sitene radyo ekle
--- Sitene Ekle--- Sitene Ekle
BAŞBUĞ,UN MHP Sİ d.r devlet bahçeli we diyerleri
BAŞBUĞ'UN MHP'Sİ, Dr. Devlet BAHÇELİ Ve Diğerleri

Muhammet TEKİN
Muhammet TEKİN

Tarih: 8 Şubat 2007 Perşembe

 

Bu yazıyı yazmadan önce çok düşündüm. Ülkücülerin dünden bugüne verdiği mücadeleye çektiği sıkıntılar hep adalet duygumu ön plana çıkardı. Bursa’dan ülkücü kardeşim Mehmet Yılmaz'ın bir muhabbet esnasında söylediği söz hep kulaklarımda çınlar oldu; ülkücünün ülkücüye en asgari selam verme hukuku kalmalıdır diyordu. Ben de bunun sağlamasının, doğrusunun, hakkaniyetinin ne olacağını değerlendirdiğimde aşağıda belirlenen hususlar ortaya çıktı.

Öncelikli olarak Türk Milliyetçiliği, Ülkücülük, İdealizm ve Türkiye’yi kalkındırma hareketi bunun siyasi bir şuur haline dönüştüğü Milliyetçi Hareket Partisi. İşte bu değerler manzumesinin mimarı, banisi, kurucusu, ideologu ALPARSLAN TÜRKEŞ’TİR. Başbuğun MHP’si “dokuz ışık”tan bahseden fabrika yapan fabrikaları kurgulayan, sermayeyi tabana yayan, milli demokrasiden, milli devletten, Türk milletinin siyasete, ekonomiye, sosyal hayata ve kültürel değerlere bağlı onun ifadesi ile yine Türk Milletini çağlar üzerinden sıçratarak medeniyetin en ön saflarına taşıma hamlesi idi. O insanı yaratılmışların en yücesi ve Türk insanında hangi etnik kökeninden gelirse gelsin, hangi coğrafyadan gelirse gelsin Türk Milletine ve Devletine sadakat beslediği sürece ALLAH'IN kutsal bir emaneti olarak görüyordu. Türkçüler günü değil, Milliyetçiler günü demesi Nazım Hikmet’ten şiir okuması bugün gündemde olan Dink cinayeti ve ermeni soykırımı meselelerini daha 1993 ve 1994'lü yıllarda Ermenistan Devlet Başkanı Ter Petrosyan ile görüşüp çözmekten geri kalmayacak kadar kendinden emin ve uzlaşmacıydı. Çünkü ondaki derin şuur itibari ile insandı. Güneydoğu meselesinde de birleştirici, uzlaştırıcı, iç savaş kışkırtıcılığını önleyici bir milliyetçi liderdi, ondaki milliyetçilik insandaki, İslam’da ki ve bu toprakların mayasındaki temiz ve aklı selim bir Milliyetçilik idi. O emperyalizme karşıydı. Fransa’nın Cezayir’i işgalinde Cezayirli Müslümanlara silah ve para yardımı yapmaktan geri kalmamıştır.

1960 ihtilalinde Başbakanlık binasında bulunan CIA elemanlarını odalarını devletin bekası adına kapatmaktan geri kalmamıştır ve sürgüne gönderilmiştir. 1944, 27 Mayıs, 12 Eylül 1980'de yaşadıkları tarih kitaplarına belki sığmaya bilir ama yine de her şeye rağmen Devlete küsmedi ve ''Kaldığımız yerden mücadelemize devam ediyoruz evlatlarım'' diyebilme vakarına sahip bir lider olduğunu herkese gösterdi. Ona yakışan en güzel sıfatlardan biri CELADET sıfatıdır. Fakat ne gariptir ki bir çok dostu, siyaset ve dava arkadaşı onu hep yalnız bıraktılar. Dedim ya o insandı diye hep hoşgörülü ve affedici oldu.

Ülkücüler şunu iyi bilmeliler;

1) MHP Genel başkanı TÜRKEŞ var.

2) Türk Devlet adamı TÜRKEŞ var.

3) Türk Dünyasının lideri BAŞBUĞ TÜRKEŞ var. Ama bizler hep onu kafamızdaki TÜRKEŞ olarak görmeye çalıştık ve hata ettik. Vefatından 1 veya 2 gün önce katıldığı Amasya İl kongresindeki sözleri görünen o ki bizi yani ülkücüleri hala çarpmamış. Diyordu ki ''Beni anlamıyorsunuz, beni takip edemiyorsunuz''. işte sözün bittiği yer. Ve vefat ettiği zaman o günkü Ülkü Ocakları Genel Başkanı Azmi KARAMAHMUTOĞLU ve Ülkü Ocakları Başkanları ile toplantı yapmıştık. Orada bazılarımızın gözüne ilişen bir şey vardı; kara bir tahta ve üzerine yazılmış seminer notları bu kadar işin gücün arasında nesil hesabı yapan bir liderin anlayış ifadesi. Evet Peygamber efendimiz (s.a.v) dünyasını değiştirdiği zaman bazı sahabeler duygularına engel olamayarak Hz.Muhammet(s.av) ölemez, ölmedi diye serzenişte bulununca Hz.Ebubekir sahabelere dönerek, biliniz ki insan Muhammet (s.a.v) ölmüştür, her fani gibi ama Peygamber Hz.Muhammet (s.a.v) ölmemiştir. Onun getirdiği insanlık düzeni İslamiyet yaşayacaktır. Teşbihte hata olmaz evet her fani gibi BAŞBUĞ’DA vefat etmiştir. Fikirleri, çizgisi, idealleri geliştirilerek yaşatılacaktır. Bugün görüyorum ki BAŞBUĞ’A yapılanlar MHP lideri Dr. Devlet Bahçeli’ye de yapılmaktadır. Denile bilinir ki siyaset kurumu piramidin en tepe noktasıdır ve anlayış farklılıkları olabilir. Buna kimsenin itirazı olmamalıdır. Ama benim kastettiğim bu değil; mesela Mersinde Türk Bayrağını yakmakla başlayan gerginlik iç savaşa dönüştürme provaları karşısında Sayın Bahçeli Türk siyasetini Türk Milletini taşımıştır. İçte ve dışta bu kadar gitgide gerginleşen Türkiye fotoğrafı karşısında bizi birbirimize bağlayan hiç bir bağ kabul edilmiyorsa birileri tarafından o zaman anayasal bağlarla bağlı Türk Vatandaşlığı hukuki ve siyasi bağdır. Diyen sayın Bahçeli sadece MHP içindeki muarız ve tribünlere oynayanlar tarafından ideolojik sapma taviz vermekle suçlanmıştır. “Türkiye bir çiçek bahçesidir ayrık otlarını temizleyeceğiz” çıkışı mozaikçilikle suçlanarak Ülkücü tabana oynanmıştır.

İşte asıl mesele burada başlıyor; ne Kemal ZEYBEK Türk siyasetinde Türkeş yerine Özalı tercih etmiş, yetmemiş DYP’YE geçmiş seçilemeyeceğini anlayınca Başbuğun vefatından sonra MHP'ye geçmiş ve Sayın Bahçelinin çalışmalarını çok beğendiğini söyleyerek MHP'ye geçisini izah etmiştir. Şimdide BBP’ ye geçmiş kendince yeni izahatlar yapmıştır. Hepimizin malumu 1988 Hürriyet gazetesi Pazar eki Emin Çölaşan'la ANAP’lı bakan Zeybek pazar sohbeti yapıyorlar ve Zeybek konuşuyor; Ülkücülük misyonunu tamamlamıştır. Alparslan Türkeş artık kenara çekilmelidir. MHP gibi bir siyasi organizasyonun artık devri kapanmıştır. Aynı Zeybek MHP'ye gelmiş aklınca beğenmemiş ve BBP'ye gitmiş: Güle güle. Ve Ramiz Ongun için; bir Ülkücünün deyimi ile hayatını 13 yılını MHP'ye hizmetle 17 yılını MHP karşıtlığıyla geçirmiş bir kişi olarak 1997'deki kavgalı MHP kongresinde konuşma hakkı bitmişken seçime geçilmişken çıkıp “ÜLKÜCÜ İRADE TECELLİ ETMİŞTİR” Diyen sen şimdi neden şikayetçisin?

Aksiyon dergisinin 22-28 şubat 1997 116. sayısında Muharrem ŞEMSEK; “Bütün ülkücüler MHP'de olsa iyi ama değil. TÜRKEŞ neredeyse Ülkücüler orada anlayışı yanlış” diyen sen şimdi neden şikayetçisin? Üstelik Sayın Şemsek bu açıklamayı TÜRKEŞ’İN sağlığında yapıyor. Aynı derginin başka sayfasında Agah Oktay Güner Anap Genel Başkan Yardımcısı sıfatıyla “Ülkücülük; Ülkü Ocakları ile başlamadı” diyor ve bunu Anapta iken söylüyor. Gelelim Sadi Somuncuoğlu’na sayı:3 Aralık 1992 MÇP Genel Merkezi Bülteni: ALPARSLAN TÜRKEŞ imzası ile bir yazı yayınlanıyor. Bu yazının yayınlanma sebebi TÜRKEŞ’SİZ MHP ve Türk Milliyetçiliğine karşı MÇP lideri TÜRKEŞ’İN açıklaması:

MUHTEREM

M.H.P delegeleri

Aziz dava arkadaşlarım

Birlik ve beraberliğimizi korumalıyız. Bu maksatla M.H.P kurultayında MÇP ile birleşmeye karar verilmelidir. SADİ SOMUNCUOĞLU birleşmeyi önlemek için karşı bir tutum takip etmektedir. MÇP program ve kadrolarıyla MHP'nin ta kendisidir. Aynı bir MHP kurmaya gerek yoktur amblemimizi 3 Hilal yaparak adını da Milliyetçi Hareket Partisi'ne çevireceğiz onun için kurultayda ayrı bir MHP'nin fesine ve mal varlığının MÇP’ ye devrine diye karar alınmalıdır. Hepinize selam ve saygılarımla.

Alparslan TÜRKEŞ

Ne gariptir ki Başbuğumuzu Söğüt özündeki yükseliş koleji salonuna almamaya bile çalışılmıştır. Ve başarısız olunmuş ona inanan gençlik salona girmiş ve Türkeş delegelere meseleyi anlatmış oyun bozulmuştur. Sadi SOMUNCUOĞLUDA siyasi hayatına Anapta devam etmiş. Daha öncesinde Türk Ocakları Genel Bşk iken Turgut Özal'a davet edilip konuşma hakkı verilirken Alparslan Türkeş'e bu dahi reva görülmemiştir. Ayrıca A. Halukçay 57. hükümet döneminde bakanlıktan azledilince DYP’YE geçmiş idam cezasının kaldırılması meclise geldiğinde idam cezasının kaldırılması yönünde oy kullanmış bir kişi. Birde söylemeden geçmeyelim Ümitsiz Özdağ vakıası: Kendileri stratejist olmaları hasebiyle Ülkücüleri sokağa dökeceklerini söylemişlerdir. Bu söylemle önümüzdeki dönemde bir Türk kerbelası yaşana bilir sözleri arasında çok ciddi, akıl almaz çelişki ve ön görüsüzlük yine tribünlere oynamakta yatmaktadır. Ayrıca Ülkücü hareketin içerisinde Genel Başkanlık makamına oturabilecek bir geçmişiniz yoksa ve stratejist iseniz kendinize 6 - 7 yıl sonra bakıldığında bu gidişle bir geçmiş hazırlarsınız. Ülkücülerde bunu YEMEZ. Çünkü Hayvan Terli. (teşbihte hata olmaz) Yeniden Türk Milliyetçiliği kitabını 62. sayfasında bir bölümde 1975 - 1980 arasında Mamak’ta ülkücü arkadaşlarını ziyaret eden ülkücüler arkadaşlarını anneleri ile Kürtçe konuşurken azmi duymuşlardır. Sen Ümit Özdağ MHP Diyarbakır il kongresinde Kürtçe Hoş geldiniz diyen İl başkanını ve MHP Genel Başkanını. taviz vermekle suçladın. Halbuki orada bulunan insanlar Bozkürtlerdi / Kürt asıllı Türk Milliyetçileri idi. Daha neleri var söylenecek zaman içinde söylemeye devam edeceğiz.

Gelelim Muhsin YAZICIOĞLU’NA siz ayrılırken ayrılış gerekçelerinizden

1) MHP düzen partileri ile iş birliği yapmaktadır. (siz Anapla iş birliği yapmadınız mı?)

2) MHP sizin deyiminiz ile oportünist yani menfaatçi ve militarist resmi ideolojinin sivil uzantısı dediniz. (bugün açısından siz oportünist değil misiniz?)

3) Hepimiz bir kilimin desenleriyiz, ebruyuz. ile sayın Bahçelinin hepimiz bir çiçek bahçesiyiz ayrık otlarını yok edelim tabiri arasında ne fark var? Eğer fark yoksa MHP'de ideolojik sapma var diyenlerin BBP'DE ne işi var?

4) Bizim dergah dergisinde ki bu dergi hepimizin dergisidir. Sizinle birlikte hareket eden bazı yazarların BAŞBUĞ hakkında kapalı kapılar ardında Ülkücülerin kanını generallere pazarlamakla suçlayan yazılar yazıldı. 5) Bir dönem biz artık BBP olarak Milliyetçiliği kabul etmiyoruz söylemlerinizi neye bağlıyorsunuz siz konjektürel milliyetçi misiniz?

6) SHP, DYP hükümetine ve SHP'nin içindeki DEP güven oyu verilmesini ayrılış gerekçesi gösteriyordunuz. Aynı DEP Millet vekilleri aynı mecliste aynı MHP tarafından dövülüp kanunen hapse atılmadımı? şimdi siz DYP ile seçim iltifakı yaparak meclise girip AKP, DYP, BBP hükümeti kurmanın hesabında değilmisiniz? ve AKP DEP'lileri yani Leyla ZANA'ları affetmedimi? Mehmet AĞAR düz ovada siyaset yapsınlar demedimi? Bölücü teröristlere.

7) Alparslan TÜRKEŞ'i kabullenemediniz. 3Hilali kabullenemediniz. Bozkurtu kabullenemediniz şimdi; Türkeşle fikir ayrılığımız yoktu diyorsunuz. Alparslan TÜRKEŞ'e Amerikanın ve İsrailin taşeronluğunu yapıyor diyenler sizin içinizden çıktı. BBP sayfalarından alıntı ile söyleye bilirizki ''parti içinde fikir ayrılıkları açığa çıkmıştır Muhsin Yazıcıoğlu, taban ve gençlik teşkilatları bir taraf, partinin üst yönetimi bir taraf olarak farklı görüşleri temsil ediyordu. Bizim dergah dergisinin basılması bardağı taşıran son damla olmuştu artık bir arada kalmak mümkün değildi Alparslan TÜRKEŞ defalarca arandı, görüşülmek istendi, fakat, hiç bir görüşme talebine cevap vermedi. Hatta İstanbuldan basına demeç verdi ''duyduğuma göre bu millet vekili arkadaşlar partiden ayrılacaklarmış hayırlısı olsun'' dedi. Fikir endisesi siyasi ağlakı kalmamış. oportünist bir mantığın kendi oportünist ve dayatmacı görüşlerini silahla kabul ettirmeye çalıştığı bu zeminde bu siyasi mantıkla siyaset yapma imkanı kalmamıştır.

8) Ülkücüleri Ülkücüler yönetmeli diyen siz resmi ideoloji ile MHP'yi örtüştüren siz geçmişte neden Baki Tuğ'u ve bunun gibileri neden BBP'de paraşütle indirir gibi Genel Bşk Yardımcısı yaptınız ve size de yaramadı ama kendinizle çeliştiniz. MuhsinBbey daha söylenecek çok sey var zamanı gelince onları da söyleriz.

Bu yazıyı yazmamdaki asıl sebep Ülkücü hareketin 2. Özal ihaneti ile karşı karşıya kalmasıdır. Bugün; A.Halukçay, N.Kemal Zeybek ve Tank Hasan Celal Güzel, AKP’ ye işgüzarlık yapan Türk Ocakları'nın bir kısmı, Yeniçağ diye bir gazete İlhan Kesici ve siyasette defolu bir çok siyaset seyyahı ile KORKUT ÖZAL'IN BİR TAKIM CEMAAT, TARİKAT VE CİDDİ PARA DESTEKLERİYLE MHP'YE KARŞI BAŞBUĞUMUZA OYNANAN TEZGAHIN AYNISINI BU DEFA KORKUT ÖZAL ELİ İLE OYNAMAKTA OLDUĞUNUZDUR.

HERKES ŞUNU İYİ BİLMELİDİR TÜRKEŞİ HAZMEDEMEYENLER, YOK ETMEK İSTEYENLER, MHP ÇİZGİSİNİ KABULLENEMEYENLER YİNE KAYBEDECEKSİNİZ.

KAYBETMEK SİZİN KADERİNİZ. ÇÜNKÜ; MHP VE DEVLET BAHÇELİ MÜSLÜMANLIĞIN VE TÜRKLÜĞÜN HARMANLANMIŞ, KAYNAŞMIŞ TÜRKİYENİN ORTAK MAKULÜNÜ TEMSİL EDEN YEGANE ANLAYIŞTIR. SİYASİ PARTİDİR. VE LİDERİ DR. DEVLET BAHÇELİDİR. İSTİKRARLI, DEFOSUZ, SABIRLI, ÖNGÖRÜLÜ, KOMPLEKSSİZ, AKLINI KİRAYA VERMEMİŞ TEK LİDERDİR. MHP'NİN SİYASİ TARİHİNE İYİ BAKSINLAR DR. DEVLET BAHÇELİNİN BİR TANE ÇİZGİ KIRIKLIĞINI GÖSTERSİNLER. KİMSE LAF EBELİĞİNE SOYUNMASIN! BİZ ÜLKÜCÜLER HAFIZASI OLAN İNSANLARIZ. BURADA EN BÜYÜK GÖREVLERDEN BİRİ SAYIN TUĞRUL TÜRKEŞ BEYE DÜŞMEKTEDİR. SON SÖZ OLARAK AB'SİZ, ABD'SİZ, TÜSİAT'SIZ MHP İKTİDAR OLACAKTIR. BU İNANÇ VE TEMENNİ İLE MUHABBETLE KALIN DİYORUM.

Bursa Ülkü Ocakları 2. Başkanı

Muhammet TEKİN

Tel:0537 432 71 98

 

  

Muhammet TEKİN

 
TAYYAR CEYLAN  
  TAYYAR CEYLAN  
mwikurt  
  ---  
mawikurt  
   
Bugün 6 ziyaretçi (8 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol